Ukrayna tarihinin en büyük ülke heyetlerinden birine ev sahipliği yaptı.
Geçtiğimiz hafta 400’ün üzerinde işadamı ile Ukrayna’ya verdiği önemi bir kez daha gösteren Türkiye, dış ticarette en önemli partnerlerinden biri olan kuzey komşusuna, “daha fazlasını başarabiliriz” mesajını verdi.
Hem ikili ilişkilerin önümüzdeki dönemde izleyeceği seyri ortaya koyan, hem bölge dengelerine gönderme yapan hem de iç siyaset açısından önemli mesajların verildiği Başbakan’ın Ukrayna ziyareti bir çok açıdan derinlemesine analiz gerektiriyor.
İlk buluşma Intercontinental’de
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın içinde bulunduğu ANA uçağının yaklaşık bir saatlik gecikme ile Borispol Havaalanı’na inmesi ile başlayan ziyaretin ilk ayağı Intercontinantel oldu.
Yoğun güvenlik önlemleri içinde otele giren Başbakan Erdoğan ve beraberindekiler otelin lobisinde toplanan Türk vatandaşları tarafından karşılandı.
Başbakan Erdoğan otele Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Devlet Bakanı Zafer Çaglayan ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile birlikte girerken, Türkiye iş dünyasından tanınmış simalar da aynı saatlerde otelde bulunuyordu.
erdogancemilogluBaşbakan Erdoğan ilk olarak Kırım Tatar Meclisi Başkanı Mustafa Cemiloğlu’nu kabul etti.
Görüşme sırasında otelin koridorlarındaki yoğun güvenlik önlemleri dikkati çekerken, aynı saatlerde Ukrayna’daki Türk işadamları ve Türkiye’den gelen işadamları Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile uzun süren bir görüşme yaptılar.
Yoğun program
Ukrayna temaslarına ’meçhul asker’ anıtına çelenk bırakarak başlayan Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda resmi törenle karşılandı. Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’le baş başa ve heyetlerarası görüşmeler ardından imza törenine geçildi.
Nükleer işbirliği, ulaştırma alanında işbirliği gibi çok sayıda alanda anlaşma imzalanırken, Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yanukoviç, iki ülke arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi kurulmasına dair mutabakat zaptına imza koydu.
ukraynaturkiyebayrak1İşte anlaşmalar
Ukrayna ile Türkiye arasında Teknik Düzenlemeler, Meteoroloji, Tüketici Haklarinin Korunmasi Gibi Alanlari Kapsayan Niyet Muhtırası, Atom Enerjisi Kurumu ile Ukrayna Nükleer Enerji Düzenleme Kurumu Arasında İşbirliği Programı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Ukrayna Enerji ve Kömür Bakanlığı arasında Enerji Alanında İşbirliğini Öngören Mutabakat Zaptı ve Türkiye ile Ukrayna Arasında Uluslararası Alanda Doğrudan Demiryolu ve Feribot Hizmeti konusundaki anlaşmalara imza atıldı.
Merak edilen konular, vizeler ne zaman kalkacak?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Ukrayna ziyaretinden Türkiye basınına en çok yansıyan nokta vizeler oldu.
Türkiye basınında “vizelerin kalktığı ülke” olarak anlatılan Ukrayna ile vizelerin kalkması sanıldığı kadar kısa sürede olacak gibi değil.
Çünkü taraflar arasında varılan mutabakat; ekonomi, ticaret ve turizm alanındaki ilişkilerin daha da geliştirilmesi, serbest ticaret ve vize muafiyeti konusundaki görüşmelerin baslamasının geri kabul anlaşmasi ile birlikte ele alınmasını içeriyor.
Yani daha basit bir anlatım ile varılan anlaşma vize muafiyetinin sağlanması için görüşmelerin başlaması anlamına geliyor.
Buradaki teknik alt yapı ise iki ülke dışişleri bakanlıklarının yapacakları çalışmalar ile temellendirilecek.
Türkiye ve Ukrayna (kaçak göçmenlerin geldikleri ülkeye gönderilmesini içeren) geri kabul anlaşması ile vize muafiyeti anlaşmasını birlikte imzlayacaklar.
Burada karşılaşılacak bürokratik sürecin ne kadar hızlı aşılacağı ise, iki ülkenin vizelerin kaldırılmasını gerçekten isteyip istemedikleri ile doğru orantılı.
Türk tarafının uzun yıllardır süren vize muafiyeti isteği, bugüne kadar Ukrayna tarafında somut bir karşılık bulmuş değil. Başbakanın ziyaretinden sonra nasıl bir karşılık bulacağını zaman gösterecek.
Ukrayna, şu anda Avrupa Birliği (AB) ile vize muafiyeti sağlamaya çalışıyor. Önceliği buraya vereceği aşikar. Aynı zamanda AB ile serbest ticaret anlaşması imzalanması için görüşmeler yürütüyor.
Türkiye ile Ukrayna arasındaki vize muafiyetinin, daha ziyade Ukrayna’nın atacağı adımlarla ilerleyebileceğini söylemek zor değil. Burada Ukrayna tarafından gerçek bir niyetin oluşup oluşmadığını anlamaya çalışmak gerekiyor.
passportcontrol_yeniNasıl bir model?
İki ülke arasında vizelerin kaldırılmasını isteyenler olduğu kadar, vizelerin kaldırılmasına olumsuz yaklaşan ciddi bir kesim var.
Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti sırasında görüştüğüm Türkler ilginç öneri ve fikirlere sahip.
Bunlardan bazıları şöyle:
-Vizeler kesinlikle hemen kalkmalı; Çünkü
Bu durum iki ülke arasındaki ticareti arttıracaği gibi, yeni iş imkanları ve ekonomik faydalar yaratacaktır. Öyle kimsenin sandığı gibi Ukrayna’ya akın olmaz, niyeti bozuk olan zaten bir şekilde geliyor.
-Vizeler kalkmalı ama şimdi değil; Çünkü
Vizeler kalkarsa, Ukrayna Türkiye’den “turist” akınına uğrar. Zaten Türklere bakış pek hoş değil iyiden iyiye bozulur. Polis kontrolleri artar, ırkçı eğilim güçlenir. Vizeler üç dört yıldan önce kalkmamalı.
-Ukraynalılar da bizden havaalanında vize alsınlar. Çünkü;
Uluslararası ilişkiler karşılıklılık esasına dayanır. Biz Ukraynalılardan 20 Dolar alıp havaalanında vize veriyorsak, onlar da bize aynısını yapmalı.
-Vizeler kalkmalı ama sadece çalışanlar ve işadamları için;çünkü
İki ülke arasındaki vizeler çalışanlar ve Türkiye ya da Ukrayna şirket sahibi olanlar için kalkmalı. Amaç ticaretin artması ise böyle bir yol izlenmeli.
-Vizeler kesinlikle kalkmamalı, hatta zorlaştırılmalı
Ukrayna Türkiye için önemli bir ülke. Bu ülkede 15 sene önceki Türk imajı ile bugünkü arasında çok büyük bir gerileme var. Nasıl bir Avrupa ülkesine elini kolunu sallayarak turistim diye giremiyorsan, buraya da girememelisin. İşi gücü olan insan gelsin. Önce Serbest Ticaret Anlaşması imzalansın.
-Bize vize uygulanıyorsa biz de aynısını uygulamalıyız.
-Vizeler nasıl olsa bir gün kalkacak. Komşularına vize ile gidip gelen bir Türkiye bölgesinde nasıl güçlü ve etkin olacak. Vizeler kalkmalıdır.
Türk kamuoyu vizelerin kalkması konusunda farklı görüşlere sahip. Herkesin kendine göre bir kaygısı ve beklentisi var.
Bir ülkenin vatandaşlarının komşularına vize ile gidip gelmesinin doğru bir durum olmadığı aşikar. Öte yandan vize serbestisinin getireceği bazı olumsuzlukların varlığına gözlerimizi kapatmamız da mümkün değil.
Varılan anlaşma çok önemli, vizeler birgün elbette kalkacak.
Ancak Türkiye basınında çıkan “Ukrayna ile vizeler kalkıyor” başlığının altında şu sorunun yanıtını vermek gerek; “ne zaman ve hangi şartlarda? Yanıt iki ülkenin gerçekten vizelerin kaldırılmasını isteyip istemedikleri sorusunda gizli.
Bunun yanıtını sizlere bırakıyorum.
ihracata343
Ve Serbest Ticaret Anlaşması
Ukrayna ile Türkiye arasında yıllardır konuşulan ancak somut adımların atılamadığı bir konu var. Aşılması vize muafiyetinden çok daha zor bir süreç gerektiren Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalanması konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti konusunda ciddi bir adım atıldı. İmzalanan mutabakat metini STA imzalanmasında ortak niyet beyanını içeriyor.
Bu Ukrayna tarafının da bu tür bir anlaşma imzalamak istediği şeklinde yorumlanabilir.
STA imzalanmasını vize muafiyetinden daha zor olacağını söyledik. Bu temelsiz bir öngörü değil.
Öyle ki Ukrayna iş çevrelerinde Türkiye ile bu tür bir anlaşmanın imzalanmasını istemeyen çok ciddi sanayi gruplarının temsilcileri var.
Türkiye ile AB arasında gümrük birliği anlaşmasının imzalanması sürecinde ortaya sürülen kaygılara benzer bir şekilde “Türk mallarının serbest bir şekilde Ukrayna’ya girmesinin, yerli üreticiyi zor durumda bırakacağı” savunuluyor. İtirazlar özellikle beyaz eşya, makine ve kimya sektöründen geliyor.
Durumu daha iyi anlamak için Ukrayna ile Türkiye arasındaki dış ticaretin genel görünümüne bakmak gerekiyor.
2002’de 1,2 milyar Dolar seviyesinde olan, 2008’de sekiz milyar Dolar’a yükselen dış ticaret hacmi, kriz ile birlikte hızla düşerek 2010’da beş milyar Dolar seviyesine geriledi.
Başbakan Erdoğan’ın beş yıl sonraki ticaret hedefi yıllık 20 milyar Dolar.
Bu rakamın ulaşılabilir ve gerçekçi bir hedef olduğunu söylemek mümkün.
Ancak bunun yolu Serbest Ticaret Anlaşması’ndan (STA) geçiyor.
İyi hafta sonları
F.Serkan BAĞ