Seçimlerin üzerinden bir hafta geçti.
5 Kasım Pazartesi saat 10.00 itibariyle oyların %99,95’i sayıldı. Son tablo Bölgeler Partisi iktidarının süreceğini gösteriyor.
Yeni seçim yasası koaliasyon olmadan kabinen kurulmasına olanak sağlıyor, ancak yasaların geçmesi için diğer partilerle işbirliği şart.
Bu durum bazı yasal düzenlemeler ve Anayasa değişiklikleri için hükümet kanadının sadece Komunist Parti ile değil muhalif partilerle de pazarlığa oturmak zorunda kalacağı anlamına geliyor. Bunun ilk sinyalini seçimlerden bir gün sonra “Svoboda ile bazı konularda ortak dil bulabiliriz” diyen Başbakan Yardımcısı Sergei Tigipko vermişti.
Henüz sonuçlar açıklanmadı, bu nedenle olası bir hükümetten bahsetmek için erken. İstikrarın devamı gibi görünen bu tabloya göz atmadan önce, varolan ciddi bir probleme dikkat çekmek gerek.
“Adaylarımızı geri çekeriz”
Son bir kaç gündür Ukrayna basınına yansıyan haberlere göre, %25’in üzerinde oy alan Batkivşçina seçimlerde usülsüzlük yapıldığını savunuyor ve “adaylarımızı geri çekeriz tehtidin”de bulunuyor. Seçimleri boykot etmeye kararlı görünen Batkişçina’yı, UDAR ve Svoboda da prensip olarak destekliyor.
Haberlerde önümüzdeki bir kaç gün içinde Batkivşçina’nın olağanüstü genel kurul toplayabileceği ve seçimleri boykot edebileceği iddia ediliyor.
(4 Kasım sabahı parti kurmayları tarafından yapılan bir basın toplantısında Batkivşçina’nın yeni parlamentonun meşruiyetini kabu etmeme ve erken parlemento ve devlet başkanlığı seçimleri istemeye hazır olduğu bildirildi.)
“Sonuçları yayınlamayın”
Merkezi Seçim Komisyonu’ndan sonuçları yayınlamamasını isteyen Vitaliy Kliçko (UDAR) Batkivşçina’nın duruşuna yakın. UDAR varolan parlamentodan seçim yasasını değiştirmesini istiyor. Svoboda da sonuçlardan memnun değil. Muhalif kanattan gelen boykot çağrılarına sıcak yaklaşıyor.
Peki ne olabilir?
Batkivşçina önderliğindeki bir boykot hareketi ülkeyi derin bir politik krize sokabilir.
“Aday listelerini sıfırlama” tehtidinin gerçeğe dönüşmesi durumunda bir kaç seçenek gündeme geliyor.
Bunlardan birincisi yeni bir seçime gidilmeden varolan parlamento ile devam edilmesi. Diğeri varolan parlamentonun seçim sonuçları açıklanmadan, krizden çıkılmasını sağlayacak yeni düzenlemelerle seçim yasasını değiştirmesi. Üçüncüsü adayların geri çekildiği seçim sandıklarında ikinci sıradaki adayların parlamentoya girmesi. Ya da seçimlerin yenilenmesi.
Bu seçeneklerden hangisi olursa olsun Ukrayna içinden çıkılması zor bir politik krize girebilir.
Muhalefetin bizdeki “sine-i millet”e benzer bir tavır takınması ekonomik krizden yeni yeni çıkmaya çalışan ülkeyi politik krizin içine atabilir.
Milyonlarca dolar harcandı
Öte yandan siyasi gözlemciler muhalefet partilerinin, sine-i millet anlamına gelebilecek tür bir boykot hareketi için aralarında anlaşmalarının zor olduğunu söylüyorlar.
Öyle ki mesele sadece parti listelerinden giren muhalifleri etkilemiyor. Seçimleri kazanmak için milyonlarca dolar harcayan partili bağımsızlar ve partisiz bağımsız adaylar söy konusu. Böyle bir boykotun Anayasa Mahkemesi’ne kadar gidebileceği gerçeği de cabası.
Kesin sonuçların en geç 12 Kasım’a yayınlanması gerekiyor. Öte yandan Batkivşçina, UDAR ve Svoboda Merkezi Seçim Komisyonu binası önünde geniş katılımlı gösteriler yapmaya hazırlanıyor
Ülkenin 2006 – 2007 döneminde yaşanankine benzer bir politik krize girmemesi dileğiyle
İyi haftalar
F.Serkan BAĞ