Dün gece geç saatlerde Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç ile muhalefet arasında gerçekleşen görüşmelerden olumlu bir sonu çıkmadı.
Taraflar bir birlerini suçlarken görüşme sonrası Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç halka seslendiği bir metin yayınladı.
İşte Devlet Başkanı’nın açıklamaları
“ Sizlerle bir çok sınavdan geçti. Bugün en zorunu yaşıyoruz. Bir felaket yaşandı. İnsanlar öldü. Bu hepimiz için büyük bir acı ve trajedidir. Bunun üstünden birlikte gelmeliyiz.
“ Herşeyden önce olayların taraflarını diyaloğa çağırıyorum. Her türlü güç kullanılmasına ve kan dökülmesine karşıyım.”
“hiçbir iktidar tek damla kandan değerli değildir. Bu prensibe 2004 yılında bağlı kalarak, taraftarlarımı durdurdum”
“bu nedenle şu andaki anlaşmazlık süresince diyalog yönünde taraf tuttum. Tanrı bize, birbirimizle ortak bir dil bulmamız için dil verdi.”
Silahlı çağrı mı yapılmalıydı?
“Diyaloğu başlattık. Aralık olaylarından sonra iki kez af ilan etti. İkincisi 17 Şubat günü yürürlüğe girdi. Muhalefet liderlerinin bu karardan bir gün sonra, 18 Şubat’ta taraftarlarını meydana silahlı mücadeleye çağırmaları mı gerekiyordu?”
“Muhalefet parlamentonun açılışını dahi beklemedi”
“Muhalefet, Ukrayna’yı değiştirecek yasaların gündeme geleceği gün parlamentonun açılışını dahi beklemedi. Parlamentonun kürsüsünü işgal ederek, değişikliklerin yapılmasına imkan vermediler”
“İktidara gelmek için şart koştular. Halktan yetki almadan, yasal dayanak olmadan, Anayasa’yı çiğneyerek, ateşle, ölümlerle iktidarı ele geçirmek istediler”
“Muhalefet temsilcileri demokrasinin temel prensibi olan ‘iktidar sokakta değil sandıkta alınır’ prensibini çiğnediler. Bir çok kez kendilerine yakında seçimler var. Eğer halk size inanırsa iktidara gelirsiniz. Eğer inanmazsa iktidara gelmezseniz dedim. Bunun yasal yollarla, Anayasa’nın öngördüğü şekilde yapılması gerekir dedim”
Silaha sarılmaya çağırarak sınır aştılar
“İnsanları silaha sarılmaya çağırdıklarında sınırı aştılar. Bu yasaların çiğnenmesidir. Ve yasaları çiğneyenler bunun hesabını vereceklerdir. Bu benim kişisel pozisyonum değil, Anayasa’nın Garantisi olarak borcumdur. Halkın sükunetini ve ülkede barışı sağlamak benim borcumdur”
“bu çerçevede, muhalefet liderlerini bir kez daha kan döken, güvenlik güçleri ile çatışan radikal gruplardan ayrılmaya çağırıyorum. Eğer radikal gruplardan ayrılmayı kabul etmeye yanaşmıyorlarsa, onlarla başka şekilde konuşulacaktır”
“Açıkça söylüyorum, bazı danışmanlarım benim güç kullanmaya davet ediyorlar. Ancak ben güç kullanılmasını her zaman yanlış bir yol olarak gördüm. Daha etkili bir yol varsa o da ortak bir dil bulmaktır. Uzlaşmaya gitmektir. Anlaşmaktadır. Bir çok kez söyledim bu yolla iktidar ne kadar kaybederse muhalefet de o kadar kaybeder. Ancak Ukrayna kazanır.”
Beni dinlemediler
“Bir çok kez radikal faaliyetlerden kaçının dedim. Ancak beni dinlemediler. Bir kez daha tekrarlıyorum, buna kulak vermek için geç değil. Çatışmayı durdurmak için hala geç değil.”
“Evet ölenleri geri getiremeyiz. Evet, iktidara gelmek isteyenlerin ihtirasları nedeniyle çok ağır bir bedel ödedik. Herkesi Ukrayna’yı kurtarmak için masaya oturmaya çağırıyorum. Çünkü eğer bu devleti yıkarsak gelecek nesiller bizleri affetmez.
“Değerli vatandaşlarım. Olaylara hayatını kaybedenlerin yakınları, akrabaları… üzüntülerimi kabul edin. Biliyorum sözler acınızı hafifletmeyecek. Nasıl bir trajedi yaşadığını anlıyorum. Lütfen şu andaki duygularımı ve size olan desteğimi anlamanızı istiyorum.”
“En sert çatışmaların bile bir gün sona erdiğini anlamalıyız. Ancak Ukrayna sonsuza kadar ayakta kalmalıdır. Bu bizim görevimizdir. Bu bizim bugünkü tek ve ana amacımızdır.”