Ukrayna’da yarın devlet başkanlığı seçimleri düzenlenecek.
Seçimler öncesi krtitik bir süreçten geçen Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Sergei Korsunskiy Volodimiroviç ile iki sene sonra bir kez daha bir araya geldik.
Büyükelçi Korsunskiy ile seçim sonrası Ukrayna’yı konuştuk, iki ülke ilişkilerini ve ülke ekonomisinin geleceğini değerlendirdik.
İyi günler Sergei Vlodomiroviç, öncelikle bu kritik dönemde zaman ayırdığınız için teşekkür ediyorum.
Ukrayna’da 25 Mayıs’ta düzenlenecek devlet başkanlığı seçimleri ülkenin geleceği için büyük önem taşıyor. Seçimlerden sonra Ukrayna’yı neler bekliyor?
Ukrayna’da bu pazar günü yapılacak devlet başkanlığı seçimleri, ülkemiz için hem hukuksal hem de politik açıdan büyük önem taşıyor. Biliyorsunuz yaklaşık üç aydır Ukrayna’da devlet başkanlığı görevi vekaleten yürütülüyordu. Pazar günkü seçimlerden sonra Ukrayna’da politik istikrarın güçleneceğini, öte yandan ülkenin doğu bölgelerindeki kontrolün tam anlamı ile sağlanacağından enim. Ayrıca ekonomik alandaki sıkıntılar da seçimlerin yapılmasının ardından hızla ortadan kalkacaktır. Umudumuz seçimlerin tek turda tamamlanması.
Seçimlere katım oranının yüksek olması bekleniyor? Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Evet, devlet başkanlığı seçimlerine katılım yüksek olacak. Halkın büyük bir kısmının oy kullanacağını düşünüyoruz.
Ukrayna’nın doğusundaki bazı bölgelerde çatışmalar yaşanıyor. Seçimlerin bu bölgede sağlıklı bir şekilde yapılamaması bir meşruit tartışmasına neden olur mu?
Kesinlikle olmaz. Ukrayna yasalarına göre yapılan seçim, katılım oranına bakılmaksınız ülkenin tamamını kapsar. Ukrayna’nın bir iki bölgesindeki seçimlerde yaşanabilecek olumsuzlukların seçimlerin sonuçlarını etkilemeyeceğini söylebilirim. Bu nedenle Pazar günü yapılacak seçimlerde bir meşruiyet tartışması söz konusu değildir.
Türk ve uluslararası medyada Ukrayna’nın güney doğusunda yaşananlarla ilgili sürekli haberler yapılıyor. Uluslararası toplum ve Türkiye Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne yönelik saldırgan tutuma karşı tavır alıyorlar. Ülkenin güneydoğusunda yaşananları siz nasıl değerlendiriyorsunuz.?
Ukrayna’nın doğusunda yaşananlar tam anlamıyla haydutluk ve terörizmdir. Ukrayna halkına ve askelerine yönelik saldırılar düzenleyen terörist gruplar, aldıkları dış destek ile istikrarın bozulması için çalışmaktadırlar. Bu grupların komşumuz Rusya Federasyonu’ndan destek aldığı bir gerçektir. Hiçbir politik tarafı olmayan para ile tutulmuş haydutlar ile Ukrayna’da ve Rusya Federasyonu’ndaki suç gruplarının faaliyetlerinin kısa süre içinde sona erecektir. Bugün Ukrayna, seçim öncesi can kayıplarının yaşanmaması için bu gruplara karşı sabırla beklemektedir. Ancak seçimlerden sonra haydutlara gereken yanıt en şiddetli şekilde verilecektir. Şunu da belirtmek isterim ki, olayların yaşandığı kentlerimizdeki yerel halk da bu silahlı grupların faaliyetlerini desteklememektedir.
Bugün özgür dünya, Ukrayna’ya destek oluyor. Siz Türkiye’nin bu dönemdeki tavrısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bundan sonraki dönemde Türkiye’den beklentileriniz neler?
Türkiye, bir dost ülkenin yapabileceği herşeyi yaptı ve yapmaya devam ediyor. Türkiye, Kırım’ın ilhakını tanımıyor, ayrıca Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün bölünmezliğini savunuyor. Öte yandan Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında önemli ilişkiler bulunduğunu bilinen bir gerçek. Türkiye’nin Rusya Federasyonu ile ekonomik ilişkilere gösterdiği önemin farkındayız. Öte yandan Türkiye, uluslararası alanda Ukrayna’ya açık bir destek verdi ve vermeye de devam ediyor. Ülkenin yüksek yönetiminin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve diğer dünya liderleri ile sorunun çözümü için yaptığı görüşme süreci ve ilgili diyalogu taktir ile karşılıyoruz. Başta da söylediğim gibi Türkiye bir dost ülkenin gösterebileceği tüm desteği göstermektedir. Bundan sonra ülkemize olan desteğini sürdürmesini umuyor, Pazar günü yapılacak seçimleri tanımasını bekliyoruz. Öte yandan AGİT Ukrayna Gözlem Heyetin’in başkanlığını yürüten Türk diplomat, Büyükelçi Sayın Ertuğrul Apakan’a tarafsız ve objektif tutumundan ötürü teşekkür etmek istiyorum.
“SOVYETLER BİRLİĞİ’NE TEKRAR DÖNMEYECEĞİZ”
Komşu Rusya’dan gelebilecek saldırgan bir tavrı kimse hayal bile edemezdi. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorunun temelinde sizce ne yatıyor?
Yaşananlar Rusya Federasyonu’nun ve şu andaki hükümetinin dış politikasının bir sonucudur. Rusya bugün bir şekilde Sovyet Birliği’ni yeniden kurmak istiyor. Şunu açık bir şekilde söylemek istiyorum Sovyetler Birliği’ne tekrar dönmeyeceğiz. Ukrayna’da faşizmden bahsediliyor. Buna katılmak mümkün değil. Şu unutlmamalıdır ki Ukrayna 2. Dünya Savaşı’nda faşizm ile mücadele ederken 10 milyon insanını kaybetmiş bir ülkedir. Onbinlerce Musevi’nin katledildiği Babi Yar Kiev’dedir. Ülkemize yönelik olarak yapılan suçlamaların hiçbir temeli yoktur.
Komşunuz Rusya’dan böyle bir tavır bekliyor muydunuz?
Komşumuz Rusya’dan böyle bir tehdit gelebileceğini düşünemezdik. Topraklarımıza yönelik bu tür saldırgan bir tavırı hiçbir zaman beklemedik. Açık söylemek gerekirse hazırlıksız yakalandık. Ancak hızla adapte olduk ve ülkemizi savunmaya başladık. Elbette zorluklar yaşıyoruz. Öte andan yaşananlar Ukrayna’daki vatanseverlik duygusunu güçlendirdi. Gençlerimiz ülkelerini savunmak için orduya yazılıyor. Birbirlerini sevmeyen taraftar grupları Ukrayna için birleşiyor. Halkımız doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine Ukraynalı olmaktan gurur duyduğunu her fırsatta yüksek bir sesle dile getiriyor.
“EKONOMİDEKİ İYİLEŞME KISA SÜREDE HİSSEDİLECEK”
Ukrayna ekonomisine ilişkin olarak 2015 yılında olumlu tahminler yapılıyor. IMF, Dünya Bankası ve diğer uluslararası finans kuruluşlarının destekleri Ukrayna ekonomisinin ayağa kalkması ve yatırım iklimin iyileşmesi için önem taşıyor. Öte yandan Türk yatırımcılarının çoğu Ukrayna’daki yatırımlarına devam ediyorlar ve pazardan ayrılmıyorlar. Sizce ülkenin yatırım ikliminin iyileşmesi için ne kadar zaman gerekiyor?
Ukrayna ekonomisinin bugün içinde bulunduğu durum 2009 krizinden çok daha kötü değildir. Elbette sorunlar aşılmaktadır. Ancak bu sorunların başkanlık seçimlerinden sonra hızla çözülmeye başlayacağından eminim. Öte yandan ülkemizde yatırım yapan, bu zor şartlar altında dahi üretimlerini sürdüren, Ukrayna’yı terk etmeyen Türk yatırımcılarına teşekkür etmek istiyorum. Öte yandan sizin de söylediğiniz gibi Avrupa Birliği, IMF, Dünya Bankası ve diğer uluslararası finans kuruluşlarından gelen destekle birlikte Ukrayna ekonomisi hızla düzelme trendine girecek. Yabancı yatırımcılar, ülkede rüşvetin ve yolsuzluğun hızla azaldığını görmeye başlayacaklar ve ülkemize olan güvenleri artacaktr.
Bugün Türkiye Kırım’ın ilhakına karşı bir tutum takınıyor ve ilhakı tanımıyor. Ukrayna bundan sonra Kırım’a yönelik ne tür bir eylem içinde bulunacak?
Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Kırım gelecekte yeniden Ukrayna’nın bir parçası olacaktır. Ukrayna sorunun diplomatik ve barışçıl yolları kullanarak çözümünden yanadır. Önümüzdeki dönemde Rusya Federasyonu’na yönelik olarak uluslararası alanda baskılarımız artacaktır. Öte yandan Rusya’ya yönelik uygulanmaya başlayan yaptırımlar da sonuç verecektir. Rusya 21. yüzyılda 18. yüzyılın yöntemlerini kullanmaktadır. Böyle bir şey kesinlikle olmamalıdır. Çevremizdeki dünyanın kuralları var ve bu kurallar uygulanacaktır.
“KIRIM İÇİN KIRIM TATARLARI İLE BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ”
Kırım Tatarları, Ukrayna’ya her zaman bağlı olmuşlar ve bunu bir çok kez dile getirmişlerdir. Kırım Tatarları’na yönelik olarak Ukrayna’nın yasal zeminde ne tür destekleri olacak?
Kırım Tatarları Ukrayna’ya her zaman sadık olmuş ve bağlılıklarını her zaman dile getirmiş bir topluluktur. Onlara minnettarız. Mustafa Kırımoğlu Kırım’ın geleceğinin ancak Ukrayna’nın içinde olacağını söylemiştir. Bu bizler için çok önemli bir bakış açısıdır. Öte yandan Ukrayna Parlamentosu Kırım Tatarları’nın Kırım’ın kök halkı (Birleşmiş Milletler’in de bu yönde bir kararı vardır) olarak kabul etmektedir. Ayrıca Kırım Tatar Meclisi’ni de Kırım Tatarları’nın resmi organı olarak görmektedir. Kabinede bir Kırım Bakanlığı’nın kurulması gündemdedir. Kırım için Kırım Tatarları ile birlikte mücade edeceğiz. Ukrayna devleti, işgal altındaki Kırım’da bulunan vatandaşlarının haklarını korumak için gereken önlemleri almaktadır.
Başkanlık seçimleri sonrası nasıl bir Ukrayna beklemeliyiz? İlk politikalar ne yönde olacak?
İlk önce Ukrayna’daki durumu düzelteceğiz. Biz barışçıl, savaşa her zaman karşı bir halkız. Ancak söz konusu ülkemizin savunması olduğundan gereken herşeyi yaparız. Öncelikle ülkemizin doğusundaki haydut ve terörist unsurları temizleyeceğiz. Avrupa Birliği ile serbest ticaret anlaşmasının en kısa zamanda imzalanmasını bekliyoruz. Öte yandan Avrupa Birliği ile Ukrayna arasındaki vize uygulamasının kolaylaştırılmasına yönelik de net adımlar atılacak. Ülkemizin yatırım ikliminin iyileştirilmesi ve yabancı yatırımcılar için çekici bir hale getirilmesi için gereken çalışmaları yapacağız. Yolsuzluk olmayan, özgür bir devlette yaşama hakkı kazanan bizim Ukraynalı vatandaşlarımız, demokratik, müreffeh bir Avrupa ülkesinin kurulması yönündeki hedefimize doğru ilerlediğimizi hissetmelidir.
Teşekkür ederim
F.Serkan BAĞ