Ukrayna ile Türkiye arasındaki ilişkiler hızla gelişiyor ve Türkiye’deki Ukrayna diasporası büyüyor.
Türkiye’deki Ukrayna toplumunu daha yakından tanımak için ‘Ukrayna Dernekleri Koordinasyon Konseyi’ ve Ukrayna Derneği Başkanı Yulia Mimaroğlu Biletska ile konuştuk.
İyi günler Yulia Hanım, kendinizden ve Ukrayna Diasporasından bahseder misiniz?
Teşekkürler Serkan Bey, Ukrayna Derneği’ne olan ilginiz ve Ukrayna — Türkiye ilişkiler ile ilgili olarak sarfettiğiniz sözler için teşekkür etmek istiyorum.
Benim Türkiye’deki hikayem tam on sene önce, 2007 yılının Eylül ayında başladı. O tarihte Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne eğitim için gelmiştim. Bana sıkça ‘neden Türkiye’ diye soruyorlardı. Aslında bu olayların getirdiği bir noktaydı ve bugün kadere teşekkür ediyorum. Üniversitedeki eğitimimi tamamladıktan sonra Avrupa Birliği programına katılmak için başvurdum, o yıllarda öğrenciler gidecekleri ülkeleri kendileri seçemiyorlardı. Garip bir tesadüf eseri beni, hakkında çok az şey bildiğim Türkiye’ye seçildim. Teknik bir üniversiteden (ODTÜ’yi kastederek) gelen teklife önceleri çok şaşırdım, ancak denemek istedim. Buraya geldiğimde anladım ki, eğer bir seçim yapma imkanım olsaydı hiç süphe etmeden Türkiye’yi seçerdim. Bir süre sonra ODTÜ’ye tezimi hazırlamak için geri döndüm, o dönemde Ukrayna’da doktora eğitimimi sürdürüyordum. Doktoramı aldıktan sonra, akademik kariyer yapmak için Türkiye’de kalmaya karar verdim. İşte dört seneden fazla süredir Karabük Üniversitesi’nde uluslarası ilişkiler kürsüsünde çalışıyorum ve ara sıra ODTÜ’de eğitim veriyorum.
Ukrayna Derneği’nin faaliyetleri nelerdir? Hangi amaçla kuruldu dernek?
Ukrayna Derneği isimli sivil toplum kuruluşu («Українська спілка»), 6 Mart 2017’de Ankara’da kuruldu, ancak insiyatif çok daha önce, ülkemizde yaşanan kötü zamanlarda, Ukraynalılar Ankara’da birleştiğinde 2014′ yılında doğdu. Rusya’yı protesto faaliyetleri sırasında yaptığımız görüşmelerde, kültürel faaliyetler içinde de olacak ‘resmi olmayan’ bir Ukrayna Klübü («Український клуб) oluşturmaya karar verdik.
Ukrayna Büyükelçiliği’nden aldığımız destekler ile, farklı kültürel geceler, konferanslar, fuarlar, toplantılar düzenledik.
2016 yılında, sadece geleneksel diplomasi konusunda değil, kültürel diplomasi konusunu da çok iyi bilen yeni Ukrayna Büyükelçisi Andrii İvanovich Sybiha göreve geldiğinde, gösterdiği moral destek ile bizi resmi bir oluşum konusuna ortak bir insiyatif almaya yönlendirdi. Bunun için kendisine çok minnettarız.
Organizasyon olarak, iki konuda rolümüz olduğunu düşünüyoruz, bunlardan biri dilimizin, kültürümüzün, geleneklerimizin ve popülasyonumuzun korunması, ikincisi hem Ukrayna’nın hem Türkiye’nin imajının iyileştirilmesi.
İlk hedefimiz konusunda biliyoruz ki Türkiye, farklı kültürlerin harmanlandığı bir yer, bu düşünce ile biz de Ukrayna kültürünün zenginliğinden küçük damlalar eklemek istedik. Ancak bunun için kültürümüzü korumak ve güvenlir bir şekilde yeni nesillere ulaştırmak gerekli.
Öncelikle Ukrayna — Türk ailelerin burada Türkiye’de doğan çocukları konusu var. Onlar Etraflarında Ukrayna dilini öğrenebilecekleri yerler yok.
Eğer bu ailelerin çocukları her iki dili de bilir, her iki ülkenin kültürünü de alırlarsa, Ukrayna — Türkiye ilişkileri politikadan ticarete tüm alanlarda gelişir.
Ukrayna dili ve Türkçe eğitimi
Bugün hem Türkiye’de hem de Ukrayna’da bir çok gencin farklı diller öğrendiklerini görüyorum, bu gençler dil bilmenin kariyer konusundaki öneminin farkındalar. Ukrayna — Türk ailelerinin çocukları bu imkana daha doğarken sahip olacaklar, sadece bu potansiyelin gelişmesine yardım etmek gerekiyor.
Bu amaçla, farklı yaşlardaki çocuklar için Ukrayna ortamlarında bulunabilecekleri ‘Cumartesi Okulu’ kurduk. Dil eğitiminin yanı sıra, kültür dersleri, resim, dans ve müzik dersleri veriyoruz.
Önümüzdeki aydan itibaren yeni bir enerji ile daha konforlu yerimizde, profesyonel eğitmenlerle ders vermeye başlaycağız. Hemen belirtmek isterim ki biz kar amacı olan bir kuruluş değiliz, bu okulu herkes için ulaşılabilir hale getirmek istiyoruz.
Çocuklar için kursların yanı sıra, Sonbaharda yetişkinler için de dil eğitim klübü açmayı planlıyoruz. Kurslar Türk vatandaşları için Ukrayna dili, Ukraynalılar için Türkçe olacak şekilde faaliyet gösterecek. Bu konuda neredeyse bir ilk olacağız, bugüne kadar Ukrayna dili eğitimi kounsunda Ankara’da açılmış bir yer yok.
İki ülke arasındaki ticaret ilişkileri ve farklı alanlardaki gelişen işbirliği, Ukrayna diline olan ilgiyi arttırdığını söyleyebilirim.
Adaptasyon desteği
Bir başka konu da, Türkiye’ye eğitim için gelen ya da ailevi nedenlerle burada sürekli oturma izni olan Ukraynalıların adaptasyonu. Bu kişiler için, Türkçe öğrenmeleri ve kültür farklılıkları ile ilgili bilgiler alabilecekleri ‘adaptasyon ve entegrasyon klübü’ açmayı planlıyoruz. Bunun için, eğitimli bir psikoloğumuzun çalıştığı bir tür kriz merkezimiz var.
Bir hedefimiz de Türk toplumu içinde Ukrayna kültürünün populeritesini arttırmak. Bu sene Ukrayna Büyükelçiliği, Ukraynalı şair Taras Şevçenko sanat ve kültür geceleri düzenledi, Vışivanka günü organize etti. Şimdi biz bir dernek olarak, Ukrayna kültürünü tanıtacak bu tür etkinliklere katılacağız. Bu sene Ukrayna kültürü ile ilgili bir kaç etkinlik düzenlemeyi planlıyoruz.
Yerimizde sürekli yenilenen bir Ukrayna edebiyatı kütüphanemiz var. Tabi günümüzde internet üzerinden Ukraynaca kitaplar okumak zor değil, dünyanın yer yerinden ulaşılabilir ancak bir gerçek bir kitabın popularitesini uzun bir süre daha kaybetmeyeceğini düşünüyoruz.
Türkiye’deki Ukrayna toplumu derneğe ilgi gösteriyor mu? Ukrayna Derneği dışında başka sivil toplum kuruluşları var mı?
Bu alanda Ankara’da kurulumuş neredeyse ilk derneğiz ve Ukrayna toplumunun tepkisinin çok olumlu olduğunu söyleyebilirim. En önemlisi, ne zamanki resmi bir organ olduğumuzu ilan ettik, işte o zaman aynı düşüncedeki insanları bir araya getirdik.
Ankara’daki Ukrayna toplumunun içinde çok yetenekli insanlar görmek bizler çok mutlu etti. Derneğimiz bize farklı potansiyellerin geliştiği ve imkan bulduğu bir yer haline geldi. Örneğin aramızda inanılmaz sese sahip bir şarkıcı, yetenekli ressam, harika bir kareograf ve daha bir çok alanda yetenekli arkadaşlarımız var. Eğer iyi şarkı söyleyen, ya da dans konusunda başarılı, veya iyiresim yapan, sanatsal konularda becerikli kimselr var hemen, derneğimiz içinde bir eğitim kursu açıyoruz ve eğitim eriyoruz.
Biz Ankara’daki ilk Ukrana kültürü organizasyonuz ancak Ukrayna toplumu farklı şekillerde ortak hedef ve fikirlerde faaliyet gösteriyor. Örneğin bir çok Ukraynalılın yaşadığı Antalya’da 2007 yılında bu yana çalışan «Українська родина» (Ukrayna Ailesi Derneği) var. Ancak tecrübe gösteriyor ki, Antalya gibi çok sayıda Ukraynalılın yaşadığı bir yerde tek bir sivil toplum kuruluşu yeterli değil. Şu anda Antalya’nın başka bir ilçesinde bir sivil toplum kuruluşunun daha kayıt işlemleri tamamlanıyor. İstanbul’da ise uzun süredir faal olan ve İstanbul’daki uluslararası Taras Şevçenko Lisesi’nin insiyatifi ile açılan Ukrayna Kültür Derneği («Товариство української культури» ) var. Bu senenin başında Ukrayna Dayanışma Derneği («Українське товариство солідарності») isimli bir organizasyon daha kuruldu. İstanbul’un dışında Ukrayna kültürünün tanıtımı için faaliyet gösteren, çocuklara veya buraya tedavi olmaya gelen Ukraynalılara yardım eden resmi olmayan yapılar da mevcut.
Öte yandan kısa bir süre önce Marmaris’ten güzel bir haber aldık, «Товариство української культури та солідарності» (Ukrayna Kültür ve Dayanışma Derneği) isimli bir kuruluş açıldı. Bursa ve Samsun ile yakın ilişki içindeyiz ve bu şehirlerde de yakın gelecekte benzer organizasyon açılmış olacak.
2017 yılının Nisan ayında, Ukrayna’nın Türkiye Büyükelçiliği’nin desteği ile ‘Ukrayna Dernekleri Koordinasyon Konseyi’nin de kurulması için bir anlaşma imzalandı. Umarız bu platform Türkiye’deki Ukrayna toplumunun arasındaki işbirliği ve koordinasyonu arttıracatır ve kültürel ve eğitim alanlarında ektinliklerin gerçekleştirilmesine, Ukrayna ve Kırım Tatar toplumlarının önemli bayramlarında etkinlikler düzenlenmesine olumlu katkıda bulunacaktır.
Bir Ukraynalı olarak Türkiye’de yaşamak nasıl bir duygu?
Benim için Türkiye benim evim, ailem, arkadaşlarım, sevdiğim iş burada. Hayatımın neredeyse üçte birini burada Türkiye’de yaşadım.
Bunda, sanırım uzun süre önce buraya gelmem ve akadamik çevrelerde bir çok yıl geçirmemin etkisi oldu. Türkiye’ye adaptasyon ile ilgili hiçbir sorun hatırlamıyorum.
Bu nedenle, beni ve benim gibi bir çok yabancıyı ilk önce, olumlu ya da olumsuz etkileri olabilecek kültürel farklılıklar şaşırtmıştır. Ama genel olarak söyleyebilirim ki, vatandaşlık almamış olmamam rağmen kendimi Türkiye’de bir yabancı olarak hissetmiyorum.
Size bu konuda geçen sene yaşadığım bir olayı örnek vermek istiyorum. İşimle ilgili olarak Kızılay’a gitmem gerekiyordu, uzun süredir de oraya gitmemiştim. Metroda giderken, bir sürü öğrenci gördüm ve ‘vay be bir vagonda ne kadar çok yabancı var’ diye düşündüm. Sanırım bu dünyanın heryerinde bilinen Türk misafirperverliğinin bir sonucu. Şunu anlıyorsunuz, iyi ya da kötü halk yoktur. İyi ya da kötü insanlar vardır. Bu nedenle arkadaş seçerken, doğduğu yere göre değil, nasıl bir insan olduğuna göre seçim apmak gerekir.
Elbette Türkiye’de ‘ve elbette her ülkede olduğu gibi’ problemler, iyileştirilmesi gereken şeyler var. Ancak bu problemler sadece yabancıları ilgilendirmiyor, herkesi ilgilendiriyor. Öte yandan ben kendi adıma bu ülkeyi daha iyiye götürmek için elimden gelen tüm çabayı gösteriyorum.
Türkiye’deki Ukraynalılar en çok hangi şehirlerde yaşıyorlar? Ne işler yapıyorlar?
Ne yazıkki Türkiye’de ne kadar Ukraynalının yaşadığı ile ilgili net bir istatistik yok. Çünkü bazı Ukraynalılar Türk vatandaşlığını aldır ve bu rakamlara sahip değilirz. Bizim hesaplarımıza göre Türkiye’de, 25 bin ile 35 bin arasında Ukraynalı yaşıyor. Göçmen bürosu verilerine göre, 14,500 kişilik bir rakam söz konusu. Coğrafi dağılıma gelince ise rakamlar yaklaşık olarak şöyle: İstanbul oturma izni alanlarda 4800 kişi ile lider durumda. İkinci sırada 2600 Ukraynalının yaşadığı Antalya geliyor. Bu şehri sırası ile Bursa (1000’den fazla), Ankara (700), İzmir (600), Kocaeli (200); Aydın ve Adana izliyor. Bir de 1000’den fazla Ukraynalının yaşadığı Erzincan var. Burada Türk köklere sahip Ukrayna’dan gelen Ahıska toplumu yaşıyor.
Her yıl yaklaşık 2500 vatandaşımız çalışma izni alıyor. Aslına bu rakam Türk vatandaşlığını alanlarla birlikte çok daha fazla. Türkiye’de yaşayan Ukraynalıların büyük çoğu yüksek eğitime sahip. Dil bilgileri vatandaşlımızın önemli özelliklerinden, bir çoğu ihracat ve ithalat şirketlerinde çalışıyorlar. Öğretmenlik ve tercümanlık populer meslekler arasında. Bir çoğu İngilizce öğretmeni olarak çalışıyor, farkı kurslar ve okullarda Rusça dersi verenler var. Özel işletme açanlar var, ancak bunların sayısı çok fazla değil.
Bana kalırsa Türkiye’de özel girişimcilik Ukrayna’nın ilerisinde. Ukraynalar 70 yıllık mülküyetin olmadığı dönemden sonraü, yeni yeni özel işletmeleri öğreniyor. Ama Türkiye’de bu durum farklı. Neredeyse çocukluktan başlıyor. Ukrayna’da iş açan Türklerin sayısının, Türkiye’de iş kuran Ukraynalardan fazla olmasının nedenlerinden biri de bu sanırım.
Türkiye’deki Ukrayna diasporası çok büyük, ancak çoğunluğu kadınlardan oluşuyor ve kadınların bir çoğunun da geldikten sonra ev kadını olduğu da sır değil.
Türkiye’deki Ukrayna toplumundan ve Ukrayna’dan haberler veren Ukr-Ayna.com isimli internet sitesinden bahsetmek ister misiniz?
Bu fikrin çıkışı ile başlamak istiyorum. Konuşmanın başında, derneğin çalışma alanlarından birinin kültürel diplomasi ve Türkiye’deki Ukrayna imajının arttırılması olduğunu söylemiştim. Sovyetler Birliği dönemindeki demir perde halklarımızın birbirini tanımasına izin vermedi. Hem Türkiye’de hem Ukrayna’da komşuları ile ilgili ‘betondan önyargılar’ oluştu.
Vize rejiminin kolaylaştırılması ve özel havayolu taşımacılığı ülkelerimizin birbirini iyi taraflarından atnıması için fırsat sundu.Türkiye’de yaşayan Ukraynalılar olarak, herşeyden önce Türk toplumunun Ukrayna’yı zengin tarihi ve gelişme potansiyeli konusunda bilgi sahibi olmasını isteriz. Bu eski ön yargıları yıkar ve elbette Türk toplumunun, Ukrayna toplumuna olan yaklaşımını da iyileştirir. Öte yandan Türkiye’de yaşayan Ukrayna toplumu için bir bilgi kaynağı oluşturmak gerekiyordu. Aslında Ukr-Ayna.com’un kurulması fikirin asıl kuruluş sebebi bu oldu. Bir taraftan gerçek Ukrayna’yı Türk okurlara, diğer yandan yaşadıkları ülkedeki hayatı Türkiye’deki Ukraynalılara yansıtıyor.
Sitemiz iki dilli. Türkçe sayfalarında, Ukrayna ile ilgilenen Türk okurlar için yayın yapılıyor. Bu sayfalarda politikdan kültüre, geziye haberler yayınlanıyor. Ukrayna dilindeki sayfalarında ise Türkiye’de yaşayan Ukraynalılar için haberler yer alıyor.
Türkiye hakkında Ukrayna dilinde yayın yapan kaynaklar bir elin parmakları kadar. Bu nedenle biz bu konuda ilklerden biriyiz. Sitemiz yarım senedir aynı şekilde düşünen Ukraynalı ve Türklerin gönüllük esasına göre yürüttüğü bir projeydi. Bir süre öne Ukrayna Büyükelçiliği’ninden destek almaya başladık ve sitemizin kısa süre içinde daha profesyonel bir seviyeye çıkacağını söyleyebilirim.
Türkiye’de yaşayan Ukraynalılar için Türkiye’yi ikinci bir vatan olarak nitelendirebilir miyiz?
Aslında bu herkese göre değişebilecek bir durum. Ancak tanıdığım bir çok kişi Türkiye’yi ikinci vatanı olarak kabul etmektedir. Bu nedenle, öğrenciler ve dönemli çalışanlar dışındakiler için Türkiye sürekli yaşadıkları yerdir. Ukrayna bizim vatanımızdır. Doğdumuzu ve büyüdüğümüz yerdir. Şu anda bizi ülkemizle sadece pasaport bağlamıyor, hiçbir zaman bizden ayrılmayan Ukraynalılık ruhu, dili, kültürü var. Öte yandan Türkiye, bizim bugünkü evimizdir, ailelerimizdir, çocuklarımızdır. Bu konu ile ilgili Türkiye’de bir söz vardır ‘doğduğun yer değil, doyduğun yerdir’ diye. Bu Türkiye’de yaşayan Ukraynalıların durumunu da özetler aslında.
Türkiye’de yaşamaktan mutlu musunuz?
İnsanları mutlu edenin yaşadıkları yerden daha çok etraflarındaki insanlar ve yaptıkları işler olduğunu düşünüyorum. Ne büyük mutluluk ki, üniversitedeki öğrenciler ve iş arkadaşlarım ile dernekteki arkadaşlarım gibi, enerji ve motivasyon veren, yaratıcı ve ilginç insanlar var etrafımda ve iyi işler yapıyoruz. Bu nedenle kadere, beni Türkiye’de bu insanlarla birleştirdiği için minnettarım.
Teşekkürler Yulia Hanım
F.Serkan BAĞ
UkrTürk